Cihan Yılmaz
İnsanların 2010-2019 yılları arasında ilk kez deneyebildikleri 8 çığır açan teknolojiyi sizler için derledik.
Teknoloji elbette son on yılda çok yol kat etti. Ancak Geleceğe Dönüş Bölüm II ve Blade Runner'ın “uzak gelecek” yılları olarak hizmet eden 10 yıllık süreden ne beklersiniz?
2010'larda görülen teknoloji geliştirmelerinden bazıları, mevcut cihazların basit iyileştirmeleriydi. Ancak diğer durumlarda, teknisyenler daha önce hiç görmedikleri teknolojileri deneyimleme şansına sahip oldular. İşte insanların 2010-2019 yılları arasında ilk kez deneyebildikleri 10 çığır açan teknoloji.
On yıl önce var olmayan 8 inanılmaz teknoloji
Akıllı asistanlar
Konuşabileceğiniz bir bilgisayar fikri, onlarca yıldır bir bilim kurgu rüyası (ve bazen de kabus) olmuştur. Ancak 1990'lardaki dikte araçlarına rağmen, Siri 2011'de iPhone 4s'de çıkış yapana kadar, insanlar akıllı asistanlardan bihaberdi. Sadece taleplerimizi anlamakla kalmayıp, bunları eyleme geçirilebilir arama terimlerine dönüştüren bu teknoloji, o zamandan beri yıllar içinde gelişti.
Donanım akıllı telefonlar için daha çok kullanılırken birden sahneye Amazon çıktı ve bu teknojii içinde olduğu hapishaneden çıkarıp evlere getirdi. Bugün, Amazon Echo gibi bağımsız asistanlar dünya çapında giderek artan sayıda evde bulunabilir.
Akıllı saatler
Akıllı asistanlar gibi, bir akıllı saat fikri en az Dick Tracy günlerinden beri pop kültür ürünü olmuştur. Ancak 2010'larda gerçek bir şey oldu. Çığır açan Pebble saati, Nisan ve Mayıs 2012'de 10.3 milyon dolarlık satışa ulaştı. Çok geçmeden, piyasada Ornate TrueSmart gibi diğer şirketlerden ağır vuruculara kadar diğer şirketlerin birçoğu rekabet ediyordu. Apple Watch ve Samsung Galaxy Gear gibi.
Akıllı saatin son on yılda en ilginç yönlerinden biri, o dönemde yaptığı evrim oldu. Elbette, erken denemeler, fitness izleme gibi şeyleri zorlama özellikler gibi sondu ama insanlar EKG kalp atış hızı izleme gibi heyecan verici (ve potansiyel olarak hayat kurtarıcı) özelliklerin ne kadar heyecan verici olabileceğini fark etmeden önce birkaç girişimde bulundu.
Artık akıllı sadece akıllı telefon aksesuarları olarak kabul edilmediğinden, 2020'lerde dünyadaki yerlerini sürdürmeye devam edeceklerdir.
Arttırılmış gerçeklik
Bu konuda teknik bilgi edinecekseniz, Profesör Ivan Sutherland'ın “Demokles'in Kılıcı” kavram kanıtını yarattığı 1960'larda bir çeşit artırılmış gerçeklik vardı. Fakat 2010'lara kadar herkes günlük bir şeymiş gibi artırılmış gerçeklik hakkında konuşmaya başlamamıştı. Kötü niyetli Google Glass, birçok kişinin AR'ye girişiydi. Ancak kötü tanıtım o geminin batmasına yardımcı oldu.
Günümüzde AR, en yaygın olarak bir akıllı telefon özelliği olarak bulunmasına rağmen, giderek artan sayıda head-up ekran üreticisi Google'ın başarısız olduğu yerde başarılı olmak istiyor. En yaygın oyun oynamak için kullanılır, ancak IKEA'nın öncü IKEA Place uygulaması gibi diğer uygulamalar, hayatımıza başka nasıl uyum sağlayabileceğinin bir göstergesidir.
Sanal gerçeklik
Oculus Rift, 10.000 katılımcıdan neredeyse 2.5 milyon dolar toplayan 2012 Kickstarter ile sahneye çıktı. İki yıl sonra Facebook tarafından 2 milyar dolara havada kapıldı. AR gibi, sanal gerçeklik 2010'lardan çok daha geriye gidiyor ancak esas patlamayı bu yıllarda yaptı. Oculus, Facebook'un düşündüğü gibi bir kitlesel pazar teknolojisi haline gelmedi.
Beş yıl içinde 50-100 milyon vr gözlük öngören sirkülasyonda sadece birkaç milyon satıldı. ncak teknoloji inanılmaz derecede ilgi çekici. Oculus, sanal gerçeklik teknolojisi sunan bir dizi başka ekranla da birleştirildi. Bunlar, HTC Vive'dan Google Cardboard gibi tak ve çalıştır akıllı telefon tabanlı ürünlere kadar çeşitlilik gösterir. VR'nin şu anda on yıl öncesine göre çok, çok daha güçlü bir yerde olduğunu söylemek doğru.
Tablet bilgisayarlar
Arthur C. Clarke'ın “üç yasası” ndan biri, yeterince ileri teknolojinin sihirden ayırt edilemez olduğu gözlemidir. Bu kurala paralel sonuç: Bu sıkıcı değil, daha ziyade anında akılda kalıcı bir pop şarkısı gibidir. İnsanlar o kadar alışır ki varlığını unuturlar. Bu durum tablet bilgisayarlar için geçerlidir.
Artırılmış gerçeklik gibi, tablet form faktörü de onlarca yıl önce keşfedilmiştir. Bununla birlikte, ilk nesil iPad'in, büyük sahneye girişi 2010 yılındaydı. O zamanlar teknoloji bağımlıları bir iPad istedi, ancak kimse onlar için tam olarak ne yapacağından emin değildi. 10 yıl ileri gittiğimizde ise büyükanne ve büyükbabanın bile evinde olması gereken bir şey haline geldi.
Touch ID (ve diğer biyometrikler)
On yılın başında dünyanın karşılaştığı sorunlara geri döndüğünüzde, en çok öne çıkan sorun nedir? Açıkçası, bir bilgisayara her giriş yapmak veya bir akıllı telefonun kilidini açmak istediğinizde bir parola girmek zorunda kalmanın zaman kaybına neden olmasıdır. Neyse ki, bu artık bir sorun değil. Temmuz 2012'de Apple, biyometri şirketi AuthenTec'i satın aldı ve ertesi yıl iPhone 5'lere parmak izi sensörleri eklemesine izin veren teknolojiyi üretti.
Takip eden yıllarda, parmak izi tarama teknolojisi telefonlarda, tabletlerde ve artan sayıda bilgisayarda neredeyse standart bir özellik haline geldi. Bu, Tom Clancy romanlarının bir parçası olan ve günlük bir şey haline gelen biyometrik güvenlik sistemlerinin başlangıcıydı. Bu süreçte biyometri, ödemeleri doğrulamak için ek güvenliği kullanan NFC mobil ödeme sistemlerinin yükselişine yardımcı oldu.
Bugün, Face ID gibi yüz tanıma teknolojisi artmaya devam ederken, parmak izi taraması popülerliğini yitiriyor.
Kablosuz kulaklıklar
İtiraf edin: AirPods Apple gibi 2016 yılında tanıtılan kablosuz kulaklıkları ilk kez gördüğünüzde, gülünç göründüklerini düşündünüz. “Çocuklar bugünlerde her şeyi satın alacaklar,” diye mırıldandınız, kendi kablolu kulaklıklarınızın onları sadece daha ucuz değil, aynı zamanda kaybetmesi çok daha az zor olduğu hakkında bir tweet atmadan önce.
Bir kaç yıl ileri gittiğinizde bu makaleyi kulağınızda Amazon Echo Buds, AirPods Pro ya da Samsung Galaxy Buds varken okumaktasınızdır. Tabi attığınız o tweetleri de silmekle meşgulken.
Sürücüsüz araçlar
2010 yılında, ilk hikayeler Google'ın sürücüsüz araçları nasıl ürettiğini ortaya çıktı. Tamamen 2010'ların icadı olmasa da, daha önceki sürücüsüz araç girişimleri tam olarak iyi değildi. 2019'un kapanış günlerine doğru ilerleyin ve kendi kendine giden otomobiller binlerce km yol aldı bile.
5. seviyeye ulaşmak şuan zor olsa da şuan ki sürücüsüz araçların yaptıkları bile çığır açıcı bir düzeyde.
İlgili İçerikler
Yazarın Diğer Yazıları
- Masanızın Seviyesini Yükseltin: Çift Monitör Kurulumunuzu Geliştirmenin 8 Yolu
- Neden Bir VPN'e İhtiyacınız Var ve Doğru Olanı Nasıl Seçersiniz?
- iOS 16'da iPhone'unuzun Kilit Ekranını Nasıl Düzenlersiniz?
- Apple'ın Canlı Metni: Bir Fotoğraftan veya Videodan Nasıl Kopyalanır ve Yapıştırılır
- Kısa ve Uzun Vadede Daha Üretken ve Verimli Olmak İçin 11 İpucu
Yorumlar
Bu içerik ile ilgili hiç yorum yazılmamış. İlk yorum yapan sen ol.
Yorum Yazın